Savaşların kaderini değiştiren ve pek çok ülkenin olmak için sıraya girdiği SİHA’lar ve bu başarıda büyük bir paya sahip olan Selçuk Bayraktar dünyanın gündeminden düşmüyor. daima övücü sözlerle ve başarılarıyla anılan Bayraktar, bu defa çirkin bir söylemle aleyhinde karşıya kaldı.
BAŞARILARINA DİL UZATTI
Bayraktar’ın eğitim aldığı ve dünyanın en iyi üniversitelerinden olan Massachusetts Institute of Technology’de tayin yapan fizik profesörü İsveç kökenli ABD’li Max Tegmark, Bayraktar için “Ona burada eğitim verdiğimiz için utanıyorum.” ifadelerini kullandı.
“UTANMANIZ GEREKEN SOYKIRIMLARDIR”
Söz konusu skandal ifadelere ise Bayraktar’dan tarihi bir cevap geldi. sosyal ağ hesabından paylaşım yapan Selçuk Bayraktar, “MIT’de görevli ismini ilk defa duyduğum sözüm ona bir akademisyen, Karabağ Hrkt. döneminde bir mülakatta ‘Selçuk Bayraktar’a eğitim verdiğimiz için utanıyoruz’ demiş. Utanmanız gereken yaptığınız soykırım ve katliamlardır. Biz topraklarımızı geri aldık. Bundan da oysa kibir duyarız!” ifadelerini kullandı.
MITOS’E ÜSTÜN BAŞARISI NEDENİYLE MISAFIR ETME EDİLDİ
Selçuk Bayraktar, yüksek lisans eğitimini tamamladıktan daha sonra çalışmaları esnasında göstermiş olduğu üstün başarılardan dolayı MITOS’de (Massachusetts Institute of Technology) burslu olarak yüksek lisans-doktora teklifi aldı. Bayraktar, MITOS’deki eğitimi sürecinde İnsansız Helikopter Sistemlerine kavgacı manevra yapma kabiliyeti kazandıracak otomatik uçuş teftiş algoritmaları alanında çalışmalar yürüttü.
2006’da MITOS Havacılık ve Uzay Mühendisliği bölümünden ikinci yüksek lisans diplomasını aldı. MITOS sonrası Georgia Institute of Technology’de (Georgia Tech) devam ettiği doktora çalışmalarını 2003 yılında Baykar bünyesinde başlayan ulusal ve eşsiz insansız hava aracı teknolojileri geliştirme faaliyetlerini yürütmek için dondurarak 2007’de Türkiye’ye döndü. Selçuk Bayraktar, 2007 yılından bu yanlamasına Baykar bünyesinde teknoloji liderliği görevini yürütüyor.
. – Ekonomi Haberleri
Selçuk Bayraktar, SİHA, İHA, Ekonomi, Güncel, Haber
Türkiye’de ekonomik anlamda yaşanan dalgalanmalar, döviz kuru oynaklığı ve enflasyondaki büyüme sebebiyle gıda fiyatları da önemli anlamda pahalılaştı. Bu pahalılaşmadan nasibini alan en kayda değer ürünlerden biri ise kırmızı et oldu. CHP Manisa Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi Bekir Başevirgen etteki maliyet artışlarını araştırdı.
“KUZU ETİ 150 LİRADAN SATILACAK”
Cumhuriyet gazetesinden Mustafa Çakır’ın haberine göre Başevirgen, geçen sene 45 lira olan 1 kilo kuzu eti maliyetinin bu yıl 67 liraya, dana eti maliyetinin 37 liradan 56 liraya ulaştığını hatırlatarak “Kasap ve marketlerdeki satmak fiyatları ise kuzuda 67 liradan 95 lira, danada 55 liradan 81 liraya çıktı. Yeniden maliyetler sebebiyle temmuzda kuzu etinin 150 lira, dana etinin 125 liraya satılması bekleniyor” dedi.
“KUZU ALIM GİDERİ 900 LİRA OLDU”
Kırmızı etteki maliyet artışlarının detayları ise şöyle:
Kuzu eti: Ocak 2021’de 1 kilo kuzu eti için 150 lira olan yem gideri, Ocak 2022’de 275 lira, bakıcı gideri 120 liradan 180 lira, veterinerlik gideri 10 liradan 15 lira, nakliye gideri 5 liradan 10 liraya çıktı. Böylece yetiştiricilerin toplam maliyeti yüzde 48 arttı. Bu artışın tüketiciye yansıması yüzde 41 oldu. Geçen yıl 650 lira olan bir baş kuzu alım gideri de bu sene 900 lira oldu.
“TÜKETİCİYE YANSIMASI YÜZDE 48”
Dana eti: Ocak 2021’de 6 bin 500 lira olan bir baş dananın alım gideri bu sene 9 bin lira. 1 kilo dana etinin maliyet tablosuna tarafından, yem gideri 3 bin 500 liradan 6 bin 250 lira bakıcı gideri 750 liradan 1125 lira, veterinerlik gideri 100 liradan 150 lira, taşıma gideri 100 liradan 200 liraya çıktı. Gider toplamı 11 bin 498 liradan 17 bin 824 liraya yükseldi. Yetiştirici maliyeti yüzde 55 arttı. Bu artışın tüketiciye yansıması yüzde 48 oldu.
Tarım ve Orman Bakanlığı, yiyecek israfının önüne geçmek için “Gıda Satış Noktalarında Yiyecek İsrafı ile Uğraş Kılavuzu” yayınladı. Bakanlık, küresel olarak değerlendirildiğinde, gıda arz zincirleri her tarafında oluşan toplam kayıp ve israfın T’ü imal ve hasat sonrası, F’sı da işleme, dağılım ve tüketim aşamalarında oluştuğuna dikkat çekti. Sadece tarımsal üretim safhasının tek başına 3’lük dilim ile yiyecek israfında en büyük paya sahip olduğu belirtildi.
REYON İNDİRİMLERİ YAPIN
Tarım ve Orman Bakanlığı yiyecek israfının önlemek için marketlere de farklı alanlara yönlendirilmiş önerilerde bulundu. Kılavuzda israfın önüne geçmek için reyon indirimlerinin önemine dikkat çekilerek, “Tüketim tarihine eksik kalmış ambalajlı gıdalarda, müşteri kadar satın alım konusunda çekince uyandıran meyve ve sebze ürünlerinde uygulanan reyon indirimleri de, gıdanın tutumsuzluk olmadan tüketiciyle buluşmasını sağlamaktadır.” denildi.
GIDA BAĞIŞI ÖNERİSİ
İsrafın önlemek için yiyecek bağışının da manâlı olduğu belirli kılavuzda, reyon indirimleri ile satılmayan ürünlerin bağış yapılması istendi. Yenilebilir durumunu kaybetmemiş, tüketime uygun ürünlerin gereksinim sahibi insanlara bedava olarak verilmesi önerildi.
SKT TARİHİ YAKLAŞMIŞ ÜRÜNLERİ İNDİRİMLİ SATIN
Marketlere yapılan bir diğer öneri ise son kullanım tarihi yaklaşmış ürünlerin kesilmiş satılması oldu. Kılavuzda, “Hala tüketilebilir özellikteki tüketim tarihi yaklaşmış ürünlerin indirilmiş fiyatlar ile satışa sunulmasını sağlayın. Kısa raf ömrü olan ürünlerin satışlarını arttırma için bu ürünlere de dinamik fiyatlandırma stratejileri uygulayın.” ifadelerine yer verildi.
Enerji ve Natürel Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Ankara’da bir otelde düzenlenen ‘2021 Maden İhracatı Değer Biçme Toplantısı’na katıldı. Toplantıya Bakan Yardımcısı Şeref Kalaycı, Natürel Kaynaklar Dairesi Başkanı Leman Çetiner, Maden Petrol İşleri Genel Müdürü (MAPEG) Cevat Genç, Maden Muayene ve Arama (MTA) Genel Müdürü Yasin Erdoğan, Türkiye Kömür İşletmeleri (TKİ) Genel Müdürü Hasan Hüseyin Erdoğan ve davetliler katıldı.
Bakan Dönmez, buradaki konuşmasında, koronavirüs salgını gölgesinde geçilen 2021 yılının enerji ve madencilik sektörü açısından başarılarla doymuş bir sene olduğunu söyledi. Dönmez, “Madencilik sektörümüz normalleşme dönemine girilmesiyle birlikte bilhassa ihracat bazlı büyük bir sıçrama yaşadı. 2021’de Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırarak 5 milyar 930 milyon dolarlık maden ihracatı yaptık. Her yeni rekor bize yeni bir mesuliyet daha yüklüyor. 2000 yılında maden ihracatımız 565 milyon dolardı. O senelerde milyar dolarlar seviyesine hemen şimdi gelememiştik. Bugün ise henüz de bahsettim takriben 6 milyar dolara yaklaşan bir maden ihracat kalemine sahibiz. 20 yılda 10 kattan pozitif bir artma yakaladık. 2020’deki 4 milyar 270 milyon dolarlık maden ihracatımızla kıyasladığımızda ise takvim bazda yüzde 40’lık bir yükselme yakaladık” dedi.
“İHRACAT PORTFÖYÜMÜZE YENİ ÜLKELER EKLEDİK”
Bakan Dönmez, maden ihracatı yapılan ülkelere yenilerini eklediklerini belirterek, “2021 yılında maden ihracatı yaptığımız birincil 10 ülke Çin, ABD, İspanya, Bulgaristan, Belçika, İtalya, Hindistan, İsveç, Almanya, Fransa oldu. Yalnızca bu kadarla sınırlı yok kuşkusuz. Bu sene portföyümüze yeni ülkeler ekledik. Endonezya, Özbekistan, Hong Kong, Arnavutluk ve Sırbistan gibi ülkeleri ekledik. Çin yüzde 28, ABD yüzde 9,7, İspanya yüzde 5, Bulgaristan ve Belçika yüzde 4’lük oranla maden ihracatımızı en yoğun gerçekleştirdiğimiz ülkeler” diye konuştu.
“BİZLER İÇİN ÖNEMLİ BİR GELİŞME”
Bakan Dönmez, en çok ihraç edilen ürünün 2 milyar 150 milyon dolar ile metalik cevherler ve grubu olduğunu anımsatarak, “Bir öteki sevindirici gelişme ise bitmiş doğal taş ihracatı. Bu mahsul de 1 milyar 283 milyon dolar ile ikinci sırada yer aldı. Endüstriyel mineraller de birincil kere milyar dolarlar seviyesini aşarak 1 milyar 100 milyon dolarlık ihracatla listemizin üçüncü sırasında yer aldı. Bizler için sevindirici olan bir nokta ise ihraç ettiğimiz tüm maden kalemimizde oransal bir düşüş olması. Bu da şu anlama geliyor. Maden ihracatımız daha alçak kalemlerde dengeli bir dağılım gösteriyor. Bir maden grubu ihracatın önemli bir kısmını domine edip diğerleri daha küçük yüzdelerle yer almıyor. Mahsul çeşitliliğinin artırılması yönünden de bizler için önemli bir gelişme. azami dış ticaret fazlası verdiğimiz madenlerimiz ise doğal taşlar, bor, trona, krom+ferrokrom, feldispat ve tuzlu madeni oldu” ifadesini kullandı.
“ALTIN İLK SIRADA”
Bakan Dönmez, 2021’de aşağıda 7,6 milyar dolarlık ihracat, 5,6 milyar dolarlık ise bir ithalat rakamını yakaladıklarını belirterek, “Bu ne kavrayış geliyor? 2017’den bu yanlamasına dış ticaret açığımız olan altında bu yıl yaklaşık 2 milyar dolarlık bir dış ticaret fazlası elde ettik. Altın madenciliği tartma verdiğimiz sektörlerin başında geliyor. Çünkü, Türkiye’de üretilen ürünler içinde, maksimum katma layık sağlayan ürünler arasında birincil sırada altın geliyor” dedi.
Bakan Dönmez hem, Türkiye olarak uzun hedefler ortaya koyduklarını, 2053 ve 2071 vizyonlarını bugünden oluşturduklarını söyleyerek, “Ulus ve özel sektörün iki taraflı hedefler doğrultusunda ortaya koyacağı incelemeler bizi zinde bir şekilde daha da ileriye götürecek. Bakanlığımız sektörle dinç bir iletişim halinde. defalarca sektörümüzün yanında olduğumuzu ve destek vereceğimizin bilinmesini istiyoruz. Pandemiye karşın üretimimiz çok iyi seviyelerde seyrediyor. Madencilik alanında yaptığımız çalışmaların semeresini kat kat alıyor ve bir sonraki yıl artan bir ivmeyle daha pozitif mesafe kat ediyoruz” diye konuştu.
Demirören Haber Ajansı / Vuslat Ay – Ekonomi Haberleri
.
Devamını Oku
Tarımsal desteklerden kesilen gelir vergisinin iadesi son başvuru tarihi 31 Aralık
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yazılmış açıklamasında, tarımsal desteklerden kesilen kazanç vergisinin iade sürecine ilişkin değerlendirmede bulundu. Başvuruların yıl sonunda dolacağını vurgulayan Bayraktar, “Vergi iadesi 2016 yılından günümüze olan tarımsal destekleri kapsıyor. İade için çiftçilerimizin en geç 31 Aralık’a değin dilekçelerini eksiksiz bir biçimde doldurarak başvuruda bulunmaları gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
DİLEKÇE NEREYE VERİLECEK?
Istek dilekçelerinin internetten doldurulabileceği gibi, elden veya posta yoluyla vergi dairelerine ya da mal müdürlüklerine de verilebileceğini aktaran Bayraktar, şunları kaydetti:
“Hak sahiplerinin mirasçıları veya vekilleri kadar yapılan başvurularla bu kapsamda çözülmüş davalardan feragat etmek suretiyle yapılan başvurulara ilişkin dilekçelerin elden ve posta yoluyla ilgili vergi dairesine verilmesi gerekiyor. Kendisine yardım ödemesinde bulunulan hak sahiplerinin mirasçıları göre iade talebinde bulunulması halinde ise başvuru ekine ‘mirasçılık belgesi’ ile ‘veraset ve intikal vergisi ilişik kesme belgesi’nin eklenmesi şartıyla varisçiler hisseleri oranında iadeden yararlanabileceklerdir.”
Bayraktar, bu süreçte ziraat odalarının çiftçilere tezgâhtar olacağını açıklama etti.
AA / Erhan Evren Ünal – Ekonomi Haberleri
.
Devamını Oku
Tarihi Razi Trak Köşkü 85 milyon liraya satışa çıkarıldı
Osmanlı döneminde Tüccar Şekip Beyin Fransız bir mimara 19’uncu yılların sonlarında yaptırdığı tahmin edilen tarihi Razi Trak Köşkü, 100 yıldan fazladır mülkiyeti yer alan Trak ailesi tarafından 85 milyon liraya satışa çıkarıldı. Ailenin küçülmesi ve artık kullanmadıkları gerekçesiyle satış kararı verilen köşkün 26 odası, 4 salonu ve 3 banyosu bulunuyor.
TAVAN YÜKSEKLİKLERİ, DUVAR SÜSLEMELERİ DİKKAT ÇEKİYOR
Osmanlı imparatorluğunun son döneminden Cumhuriyet’in ilanına oradan da günümüze korunarak gelen dış cephesi ahşap kaplama olan tarihi köşkteki ince kalem işlemeler, 5 metreyi bulan tavan yükseklikleri, duvar süslemeleri, pencere ve kapı detaylarıyla dikkat çekiyor. Tarihi köşkün satış fiyatı bir internet sitesinde 85 milyon lira olarak duyuruldu.
MISIR PRENSESİ HOŞYAR DA BURADA YAŞAMIŞ
Köşkün tarihine ve satışına ilişkin data veren gayrimenkul danışmanı Amber Erdoğan, “Razi Trak köşkü 120 yıldır Trak ailesinin mülkiyetinde. Köşkün yapım tarihi belirli değil lakin mimarının Fransız olduğunu biliyoruz. Köşk Osmanlı mimarisinin detaylarını içeriyor. 1800’lü yılların sonlarında yapıldığı varsayım edilen köşkün ilk sahibi Tüccar Şekip Bey. Sonra dönemin padişahının esvapçıbaşı (padişahın ve saraydakilerin giyim işleriyle görevli olan kişi) İlyas Bey satın alıyor. Ama en önemli ayrıntısıyla uğraşma köşkün üçüncü sahibi olan Darı hanedanından prenses Hoşyar. Prenses Hoşyar köşkü aldıktan daha sonra Mısır’a duyduğu özlemden nedeniyle pembe odanın tavanına piramitleri, görsellerini resmettiriyor. Küfi yazıyla ayet ve dualar yazdırıyor” dedi.
RAZİ TRAK’IN DEDESİ PRİŞTİNELİ İLYAS BEY KÖŞKÜ SATIN ALIYOR
Köşkün dört tarafının bahçe ile kenarlı olduğunu söyleyen Erdoğan, “Hoşyar burayı aldığında köşkün odalarında ve merdivenlerinde Topkapı Sarayı’nı aratmayacak şekilde kalem işlemeleri varmış, işlemeler hala duruyor. Sonra Razi Trak’ın dedesi Priştineli İlyas Bey, köşkü satın alıyor. Bu Nedenle Trak ailesinin mülkiyeti başlıyor. Aile burayı uzun yıllar ev olarak kullanıyor. O nedenle günümüze korunaklı bir şekilde geliyor” diye konuştu.
AİLE ARTIK KULLANMADIĞI İÇİN SATIYOR
Ailenin tarihi değere sevgiyle baktığını, sahip çıktığını aktaran Erdoğan, “Köşkün içinde aileden kalan birtakım eşyaları hala duruyor. Kuşaktan kuşağa geçmiş ve korunmuş. Ailenin de küçülmesiyle artık kullanmadıkları için satılığa çıkardılar. 1300 metrekarelik bir arsa içerisinde yer alan köşkün 1143 metrekare de kapalı alanı var. 4 katlı 26 oda 4 salonu bulunuyor. Metrekare birim fiyatı 100 bin lira civarındadır” ifadelerini kullandı.
KAZIM KARABEKİR VE CAFER TAYYAR PAŞA KÖŞKTE DAVETLERE KATILMIŞ
Köşkün kayda değer misafirler ağırladığını da söyleyen Erdoğan, “Köşke Darı hanedanın üyeleri, Atatürk’ün tabanca arkadaşlarından Kazım Karabekir, Cafer Tayyar Paşa burada çeşitli davetlere katılmış. Dönemin akademisyenleri, iş insanları ve sanatçıları da burada bulunmuş. Şimdilerde ise bu kıymetli yapı yeni sahibi arıyor. Çoğunlukla satın elde etmek için Türk iş insanları bizimle iletişime geçiyor. Görüşmelerimize devam ediyoruz” dedi.
Demirören Haber Ajansı – Ekonomi Haberleri
.
Devamını Oku
Türkiye’nin ilk profiterolünü üreten tarihi İnci Pastanesi taklitçilere dava açtı
İstanbul Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde Mis Sokak’ta yer alan 1944 yılında Lucas Zigoridis göre kurulan ve Türkiye’deki ilk profiterolü üreten tarihi İnci Pastanesi’nin taklitçi firmalarla başı dertte. Taklitçi firmalar, Google Haritalar uygulaması üzerinden İnci Pastanesi’nin iletişim bilgilerini değiştirerek kendi iletişim bilgilerini ekledi. Arkasında öbür lokasyonlara İnci Pastanesi’ne ait olmayan siparişler teslim edildi. Aslına ait olmayan siparişlerden ise kimileri zehirlendi kimileri pastaneye gelip şikayetçi oldu. Şikayetler artınca İnci Pastanesi namına farklı firmalardan siparişler teslim edildiği ortaya çıktı. Bunun üzerine İnci Pastanesi, marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet sebebiyle laf konusu fiillerin durdurulması ve önlenmesi için taklitçilerine karşı dava açtı.
“FİRMANIN TANINMIŞLIĞINDAN FAYDALANIYORLAR”
Avukat Cem Türkoğlu yaşanan sürece ilişkin, “Son zamanlarda şahane derecede taklit ürünle karşısında karşıyayız. Bu şart hileli rekabet ve marka namına tecavüz teşkil ediyor. Bunlar için biz hukuki süreci başlattık. Online yemek yemek siparişi verebildiğiniz platformlarda fena niyetli firmaların sanal mağazalar açtırmak suretiyle bu fiilleri gerçekleştirdiklerini görüyoruz. Google Maps üzerinden bir tüketici İnci Pastanesi’ne gelmek istediği zaman İnci Pastanesi’nin konumunu giriyor. Pastanenin konum bilgileri çıktığı noktada irtibat bilgileri kısmında kötü niyetli firmaların iletişim bilgileri yer alıyor. Buranın tarihi niteliğinden yararlanmak için ilgili firmalar ‘biz 1960’tan beri faaliyet gösteriyoruz İnci biziz’ gibi ibareler kullanarak bu firmanın tanınmışlığından faydalanmaya çalışmaktadırlar. Galata Kulesi sembolünü kullanarak İnci Profiterol adıyla bir kayıt almaya çalıştıklarını saptama ettik. Kurum Türk Berat ve Marka Kurumu göre bu kullanım reddedildi. Bu onların fena niyetlerini ortaya koyması açısından manâlı bir misal. Elektronik ortamda yemek satışı yapan firmalarında ticaret kanununda basiretli tacir olma diye bir hüküm vardır. Bu hükme yerinde davranmaları gerektiği kanaatindeyim. İş yeri anlaşması yaptıkları firmaların arka planlarına bakmaları gerekiyor” dedi.
“BAŞKASININ TARİHLERİ VE LOGOSUYLA İŞ YAPMANIN MANASI YOK”
1977 yılından beri İnci Pastanesi’nde çalışan İsmail Elek müşterilerin yaşadığı mağduriyeti anlatarak, “1944’ten beri Beyoğlu’nda tek şube olarak devam ediyoruz. Diğer yerde şubemiz olmadığı halde müşterilerimiz bizi arayıp başka semtlerde sipariş verdiklerini söylüyorlar. Arkasında şikayetlerini belirtiyorlar. Geçen gün bir arkadaşımız Kağıthane’den sipariş vermiş ve zehirlenmiş. Başkasının tarihleri ve logosuyla iş yapmanın bir manası değil” diye konuştu.
“İNCİ PASTANESİ ROMANLARA KONU OLMUŞTUR”
Profesyonel Kılavuz Selçuk Eracun ise pastanenin tarihi hakkında bilgi vererek, “İnci Pastanesi Lucas Zigoridis tarafından 1944 yılında kuruluyor. İnci Pastanesi, romanlara, kitaplara, şiirlere konu olmuştur. Buranın kendisine özgü bir ürünü var ve buna profiterol denilmiş. Fransa’da bir benzeri var ve bu benzerden dolayı Fransızlar ile bir polemik yaşanmış. Bu tescilin Fransızlara ait olduğunu iddia eden yetkililer Türkiye’ye gelip ürüne bakmışlardır fakat ürünün ayrı olduğunu görünce baştan Fransa’ya geri dönmüşlerdir. Burası tüm İstanbulluların bildiği bir yer” ifadelerini kullandı.
Demirören Haber Ajansı – Ekonomi Haberleri
.
Devamını Oku
Son Dakika! Dolardaki tarihi çakılma sonrasında EPGİS’ten açıklama: Akaryakıt fiyatlarına kısa zamanda yansıyacak ciddi bir düşüş bekliyoruz
Son haftalarda rekor üstüne rekor kıran dolar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kabine toplantısı sonrasında açıkladığı yeni ekonomi modeli ile düşüş yaşadı. Dövize endeksli TL mevduat sistemi açıklaması sonrasında dolar, 18,34 lira seviyelerinden 12’nin altına geriledi.
“CİDDİ BİR DÜŞÜŞ BEKLİYORUZ”
Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası Başkanı Fesih Aktaş, dolarda yaşanan sert düşüşün akaryakıt fiyatlarını da etkileyeceğini belirterek, “Cumhurbaşkanımızın açıklamalarının arkasında hesaplamalarımıza tarafından akaryakıt fiyatlarına kısa zamanda yansıyacak ciddi bir düşüş bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
TAMAMINA YANSIYACAK
Aktaş, kurdaki düşüş sebebiyle bu hafta içinde yakıt, motorin ve LPG ürünlerinin tamamına yansıyacak bir indirim beklendiğini söyledi.
ZAM, DÖVİZ KURUNUN DÜŞMESİ SONRASI DURDURULMUŞTU
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, döviz kurunda yaşanan düşüşe yan olarak mazot fiyatlarına dün geceden itibaren yansıyacak artışların durdurulduğunu açıklamıştı.
??Yıl sonu #dolar tahmininiz nedir?
10.44 itibariyla güncel Dolar kuru:
1 Dolar = 13,34 Türk Lirası
— Haberler (@Haberler) December 21, 2021
. – Ekonomi Haberleri
.
Devamını Oku
Şanlıurfa’da piyasa değeri 2 milyon dolar olan tarihi eserler ele geçirildi
Edinilen bilgiye göre, Şanlıurfa İl Jandarma Komutanlığına tabi Jandarma Kabahat Araştırma (JASAT) ekipleri, bir adreste 2 milyon dolar karşılığında tarihi eserlerin satışa sunulacağı bilgisi üzerine operasyon düzenledi.
YABANCI UYRUKLU ŞAHIS GÖZALTINDA
Operasyonda, Bizans dönemine ait olduğu değerlendirilen 41 sayfalık üstünde dini yazılar ve semboller yer alan yazıt ile bir adet deri üstüne işlemeli dini yazılar ve insan figürü yer alan eser ele geçirildi.
Tanıdık Olmayan uyruklu T.E.H. isimli şahıs gözaltına alındı. Olayla ilgili soruşturma sürüyor.
