Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Reuters’ın sorularını yanıtladı. Gündemdeki konular hakkında değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı adaylığından ekonomiye ilişkin birçok konuda konuştu.
Millet İttifakı‘nın kurucu iki üyesinden biri olan, bu ay içinde güçlendirilmiş parlamenter sistemin geri getirilmesi zarfında dört partiyle birlikte hareket etmeye başlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hemen şimdi seçimlerde kimin cumhurbaşkanı adayı olacağının netlik kazanmadığını oysa bir araya geldiği beş parti genel başkanının kendisine adaylık teklif etmesi halinde bunu kabul edeceğini söyledi.
“BEŞ GENEL BAŞKAN İSTERSE NAMZET OLURUM”
Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanı adayının devlet deneyiminin olmasını, devleti tanımasını açlık ediyoruz; objektif olması gerektiğini söylüyoruz. Asıl yetkinin yürütme organında yani başbakanda olmasını, cumhurbaşkanının yetkilerinin büyük ölçüde kısıtlanması gerektiğinden yanayız. Cumhurbaşkanı kim olacak veya kim olmayacak onu daha sonra kendi aramızda oturup konuşacağız. Beş genel başkan aynı zamanda cumhurbaşkanlığını önerirse kuşkusuz kabul ederim. Cumhurbaşkanlığı onurlu bir ödev. Beş genel başkanın benim ismimi telaffuz etmesi her şeyden önce benim için onur. Keza beş genel başkanın bana güven duyması anlamına geliyor, bu da benim için son derece önemli. Üç, benim sorumluluğumun arttığını bilmem gerekli. Ödev yaptığım sürede o beş genel başkana karşısında sorumluyum ve onlara katiyen hüsran yaşatmamalıyım” ifadelerini kullandı.
“İMAMOĞLU VE YAVAŞ GÖREVLERİNE DEVAM EDECEK”
Anketlerde de isimleri yer alan ve bazı kesimlerce “potansiyel aday” olarak öne çıkarılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında Kılıçdaroğlu, “Onlar görevlerine devam edecek” dedi.
İLK İCRAATI MB BAŞKANINI VE ÜYELERİNİ DEĞİŞTİRMEK OLACAK
CHP lideri, cumhurbaşkanı olması durumunda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı ile Para Politikası Kurulu üyelerini değiştireceklerini belirterek, “Merkez Bankası kültürüne sahip olmayan, para politikası nedir doğru dürüst bilmeyen bir insanın Merkez Bankası başkanlığına getirilmesi dek yanlış bir şey değil. TCMB Başkanı’nın önce parlamentonun çıkardığı yasanın kendine verdiği yetkileri bilmesi lüzumlu. Kendisine verdiği yetkilerin yok de dışardan gelen talimatın gereğini yapıyorsa o birey Merkez Bankası başkanlığı yapamaz. TCMB’nin bağımsızlığı fazla önemlidir. Sıcak siyaset TCMB’ye müdahale etmemeli; eğer ederse bugünkü tabloyla karşılaşırız. Huysuz halde biz dünyada finans çevrelerine güven veremeyiz. İşi ehline teslim edeceksin, o işi en iyi haberdar olan kişiyi Merkez Bankası başkanlığına getireceğiz. Para Politikası Kurulu’nu da aynı şekilde yapacağız… TCMB’nin kendine özgü bir kültürü vardır lakin o kültür yerle bir edildi” dedi.
Kılıçdaroğlu sorunun sadece TCMB’de olmadığını, BDDK, SPK, Halk İhale Kurumu ve EPDK gibi üstteki kurullarda da liyakat sorunları bulunduğunu ve gerekli değişiklikleri yapacaklarının altını çizdi.
“PARTİLER ARASINDA FAY HATTI GÖRMÜYORUM”
Altı partinin güçlendirilmiş parlamenter sistemle ilgili hiçbir görüntü ayrılığı olmadığını belirten Kılıçdaroğlu, partiler aralarında fay hattı olabilecek herhangi bir şart bulunup bulunmadığı sorusuna şu karşılığı verdi:
“Güçlendirilmiş parlamenter sistemle devletin her yerde inşasını düşünüyoruz; yani bir anlamda hukukun tekrar inşası. Yasama, yürütme ve adalet arasında bozulan sistemin düzeltilmesi gerekiyor… TCMB’nin bağımsızlığı, BDDK, Halk İhale Kurumu gibi devlette liyakat sistemini önceleyen belirli kurallar getireceğiz, bu ikinci safha. Üçüncü aşama ekonomi. Ekonomi ve sosyal politikalarla ilgili çalışmalar… Bu konularda altı parti kendi iç çalışmalarını yapacak. Partilerin arasında herhangi bir fay hattı görmüyorum, bir ahenk var.”
SURİYELİLER İÇİN PLANI HAZIR
Türkiye’de resmi rakamlara tarafından 3.6 milyon Suriyeli bulunduğunu, gettolar ve yeraltı dünyası oluşmaya başladığını ifade eden Kılıçdaroğlu, bu sorunun çözülmesi gerektiğini belirtti. Kılıçdaroğlu, Suriye’ye döneceklerin güvenliğinin sağlanması gerektiğini, Esad ile oturup anlaşma yapılması ve diplomatik ilişkilerin bitmiş kurulması gerektiğini söyledi. Bütün bu konularda yapılacakların kafalarında hazırlanmış olduğunu bildiren Kılıçdaroğlu, Suriye’ye gideceklerin yaşayacakları yerlerde AB fonlarının kullanılabileceğini, güvelik için de BM’nin devreye alınabileceğini vurguladı.
Mısır, Suriye, İsrail ve Ortadoğu ile ilişkilerin düzelmesi ile Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon kaynaklarının Türkiye üzerinden Avrupa’ya gitmesinin yollarını açacaklarını bildiren Kılıçdaroğlu, “Merkez Türkiye projemiz ile Akdeniz’de fazla dinç bir merkez oluşturacağız” dedi.
“KAVALA VE DEMİRTAŞ GEREKSIZCE HAPİSTE”
Avrupa’daki dağıtılmış karar organları kadar alınan bir takım kararların Türkiye göre uygulanmamasının kabul edilemeyeceğini, bildiren CHP lideri şöyle devam etti:
“Osman Kavala da Selahattin Demirtaş da hapishanede boşuna tutuluyor. Yasalara, hukuka aykırı olarak tutuluyorlar. Bir insan düşüncelerinden ötürü yargılanmamalı ve hapse atılmamalı. Eğer siz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını Türkiye’de uygulanabileceğine dair anayasamızı değiştirmişseniz, hukuk sistemini buna yerinde ayla getirmişseniz, ‘Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği kararı ben uygulamam’ diyemezsiniz”
Kılıçdaroğlu, KHK ile üniversitelerden atılan Uzlaştırma Akademisyenleri’ni bir hafta içinde görevlerine iade edeceklerini de belirtti.
Dolar kuru ne değin? Dolar kaç TL? Dolar alış ve satış fiyatları için tıklayın. Altın fiyatları için tıklayın. Gram altın ne dek? Çeyrek altın ne değin?