Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 3. Türkiye- Afrika Zirvesi dahilinde Türkiye‘de eğitim gören Afrikalı gençlerle buluştu.
“AFRİKA İLE DOSTLUĞUMUZUN GELİŞMESİNE ÖZEN GÖSTERDİK”
Buluşmada gençlere hitap eden Erdoğan, “Afrika kıtası ile kökü 10’uncu yüzyıla uzanan derin ilişkilerimiz bulunuyor. Afrikalı kardeşlerimiz milletimizin gönlünde müstesna bir yere sahiptir. Biz de göreve geldiğimiz 2002 yılından itibaren Afrika ile dostluğumuzun ve işbirliğimizin gelişmesine özel tartma verdik. Başbakanlık görevim dahil bugüne dek 30 Afrika ülkesini toplamda 50 defa ziyaret ettim. Çoğu başta almak üzere kıta genelinde o kadar fazla devlet ve hükümet başkanını da ülkemizde ağırladık. Yalnızca bu sene Covid-19 salgınına rağmen Sahra Altı Afrika’dan 38 üst seviye heyeti Türkiye‘de konuk ettik. Aramızdaki mesafeye rağmen Afrika ülkelerini yakın birer komşumuz olarak addediyoruz. Afrika’nın meselelerine ilişkin olarak kıtadaki ortaklarımızla benzer vizyonu, benzer hassasiyeti paylaşıyoruz. Dillerimizin ırklarımızın renklerimizin ayrı olması bizim için ne bir utanç, ne de bir üstünlük vesilesidir. Bilakis bunların tamamı Allah’ın biz kullarına bahşettiği bir zenginlik, bir lütuf, bir ikramdır. Bu anlayışla tüm çalışmalarımızı insan onuruna yaraşır, sürdürülebilir, adaletli bir kalkınma hedefi doğrultusunda yürütüyoruz. Kimseyi ayırmadan, kimseyi ötekileştirmeden, kimseyi dışlamadan Afrika halkları ile dayanışmamızı arttırıyoruz. Idareli ilişkilerimizi eşdeğer ortaklık temelinden kazan kazan anlayışı üstüne yapı ediyoruz. Türk firmaları Afrika genelinde toplam değeri takriben 70 milyar doları geçen bin 150’den fazla proje üstleniyor. Kıta çapındaki yatırımlarımızın değeri 6 milyar doları aşıyor. On binlerce Afrikalı kardeşimiz bu şirketlerimizde istihdam ediliyor. Birlikte kazanmanın bereketine inanan bir millet olarak inşallah bundan sonra da bu eksende ilerletmeyi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’Yİ İKİNCİ VATANINIZ KABUL EDİN”
Gençlerin ayrıca Türkiye‘nin ayrıca de dünyanın umudu olduğuna uyarı çeken Erdoğan, “Geleceğimizi dinç bir zeminde yapı etmek için kaliteli, vizyoner, erdem ve vicdan sahibi gençlere ihtiyacımızın olduğunu biliyoruz. Bu amaçla gerek ülkemiz içinde, gerekse yurt haricen çoğu projeyi hayata geçirdik. Geçmişte öbür kurumların farkı statülerde verdiği bursları Türkiye Bursları adı aşağı baştan düzenledik. Kısa sürede büyük galibiyet kaydeden bu proje ile önceden 5-6 ülke ile sınırlı kalan çalışmaları, bugün 180İ’ aşkın ülkeye teşmil ettik. Devletimizin verdiği burslar doğru mezun olmuş ve bugün ülkesine bakan, siyasetçi, iş adamı, akademisyen olarak hizmet eden 70 bini aşkın mezunumuz var. Türkiye Bursları’ndan 14 binden pozitif Afrikalı kardeşimi de faydalandı. Ziyaret ettiğimiz ülkelerde zaman zaman bu kardeşlerimizle karşılaşıyor ve onların başarılarından aslında gurur duyuyorum. Türkiye Bursları’nın yanı sıra Türkiye Maarif Vakfımız da Afrika’nın geleceğine katkı maksadıyla eğitim hizmetlerini sürdürüyor. TİKA ve Yunus Emre Enstitümüz de kendi alanlarında başarılı projelere imza atıyor. Lüzum burslu olarak, gerek kendi imkanları ile Türkiye’de eğitim alan siz gençlerimizi milletimizin gönül elçileri kabul ediyoruz. Kendi evlatlarımızın geleceği konusunda ne hissediyorsak, onların üstüne nasıl titriyorsak belirli olun sizler için de benzer duyguları taşıyoruz. Türkiye’yi ikinci vatanınız olarak kabul etmenizi sizlerden bilhassa rica ediyorum. Ülkelerinizde döndüğünüzde her biriniz Türkiye’nin ve Türk milletinin fahri temsilcileri olarak inşallah bizleri temsilcilik edeceksiniz. Biz de keza buradaki eğitim sürecinizde, keza mezuniyetiniz ardından ilgili kurumlarımızla sizlere tezgâhtar olmayı sürdüreceğiz” şeklinde konuştu.
Erdoğan, selamlama konuşmasının ardından Afrikalı gençleri dinleyerek sorularını yanıtladı. Programda Afrikalı bir öğrenci Mehmet Akif Ersoy’un “Zulmü Alkışlayamam” şiirini okudu. Şiiri dinleyen Erdoğan, “Maşallah benden iyi okuyorsun bu şiiri, ben bu şiirler birincilik almıştım” dedi.
FAİZ VE ENFLASYON MESAJI
Türkiye’de eğitim görebilen Parasal Cumhuriyeti vatandaşı bir genç ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Türkiye’nin hesaplı mücadelesi ile ilgili soru yöneltti. Soruyu yanıtlayan Erdoğan, “Fiilen idareli kurtuluş savaşı mücadelemizi başarılı bir şekilde sürdürüyoruz. Biz asgari ücret açıklaması yaptık. Bu minimum vergi açıklaması son 50 yılın en kayda değer artışının, yüzde 50 gibi bir artışın olduğu bir açıklamadır. Ayrıca gelir vergisi ve damga asgari ücretten soyutlanmıştır. Halkımız bunu anlıyor. Açıkladığımız 4 bin 250 lira ile halkımız inanıyorum ancak iktidarın ne denli halkının yanına olduğunu böylece görmüş oldu. Bir öteki açıklanan karar daha var. O da faizin bilhassa yüz baz puan tekrar düşürülmüş olması. Natürel muhalefet ve malum çevreler bizim faizdeki bu cins kararlılığımızı katiyen kabullenemiyorlar. Lakin ben de Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olarak faize karşı olduğumu bu göreve geldiğimden beri daima söyledim. Çünkü faiz zengini daha varlıklı yapar, fakiri daha yoksul yapar. Eninde sonunda biz bu enflasyonu göreve geldiğimde nasıl düşürdüysek, o zaman 4 puana dek indirdik, tekrar düşüreceğiz. Fakat ben vatandaşımı faize ezdirmeyeceğim. Bakın bugün Amerika enflasyonda fazla ciddi bir sıkıntının içerisinde. Avrupa benzer şeklide önemli bir sıkıntının içinde. Türkiye’de de faizciler ne yazık ki bu işi savunmanın gayreti içerisinde. Ben de diyorum ama biz kararlı bir şekilde yolumuza devam ediyoruz ve milletimizi faize ezdirmeyeceğiz. İnşallah en kısa zamanda da enflasyon altında inmeye başlayacak. Çünkü faiz sebep, enflasyon neticedir” ifadelerini kullandı.
“DÜNYADA ACIMASIZLIK VAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Togolu bir gencin “Ülkelerimize döndüğümüzde dünyadaki küresel düzeni değiştirebilmek için ne yapmalıyız?” şeklindeki sorusunu, “Küresel soruda da üzerinde durmamız gereken en manâlı konu sizler ülkelerinize döndüğünüzde isterim oysa oralarda her halde siyasete soyunursunuz. ve siyasete soyunduğunuz andan itibaren orada bir şeyi hedefe koyacaksınız. BM’de alınacak kararlarda. Şu andaki dünya adil mi. Şu andaki dünyada işkence var. Hele hele Afrika zulmün en yoğun işlendiği yer. Sizin ülkelerinizin Afrika fakir yok varlıklı. Ama bütün yeraltı zenginliklerini açık açık söyleyeceğim Avrupa ülkelerinden geliyorlar ve oralardan bütün fosforları, altınları, mücevherleri alıp kendi ülkelerine götürüyorlar. Size bırakıyorlar mı hayır. Yıllar yılı varlıklı Afrikalı maalesef fakirliğe hükümlü edildi. Bunlar çağırmak fakat bu insanları bu şeklide soydular soğana çevirdiler. Ondan sonra da dünyada saltanat sürüyorlar. Peki derhal bunu aslına kim çevirecek. Siz çevireceksiniz. Döneceksiniz döndükten sonra da ‘biz yılların hesabını sormak için okuduk geldik, şimdi de bu hesabı soracağız’ diyeceksiniz. Demeniz lüzumlu. Bu sizin hakkınız. Sizin varlıklarınızı soydular. Dünya diyorum 5’ten büyüktür. Bunu beraber halletmemiz lazım. Niye BM’de 5 tane kalıcı üye var. 15 tane de geçici üyeler var. Peki bu 5 kalıcı aza ne derse onların dediği oluyor mu? İki dudağının arasında. O 15 geçici üyenin herhangi bir hükmü var mı, yok. Onları da aldatıyorlar. Ben diyorum fakat buradaki tüm genç kardeşlerim ülkelerine döndükten daha sonra ‘Biz bundan böyle geçici aza yok, biz de daimi üye olmalıyız’ diye bunun mücadelesini vermeleri lazım. Eğer vermezseniz bunlar daha çok Afrika ülkelerine gelip soyup soğana çevirirler. Erdoğan’ın dediklerini bu 5 kalıcı aza kabul eder veya etmez. Biz üzerimize düşeni yapalım, onlar kabul etmesin” diyerek yanıtladı.
Programa katılan Tunuslu bir öğrenci ise çocukluğundan beri Türkiye hayranı olduğunu ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmeyi hayal ettiğini anlattı. Türkçe öğrenmeye başladığını ve Türkiye’de okuyarak burada evlendiğini söyleyen genç kadın, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşerek bu hayalini de gerçekleştirdiğini söyledi.
“DÜNYANIN 5’TEN BÜYÜK OLDUĞUNU KABUL EDECEKLER”
Buluşmada Afrika ülkelerine ziyaretlerinden de bahseden Erdoğan, Afrikalı muhataplarına “kendinize güvenin” telkininde bulunduğunu belirterek, “Gün ola inşallah göreceksiniz bu dünyanın 5’ten büyük olduğunu kendini büyük kabul edenler de kabul edecekler. Olacak olan şey şu. BM üyesi ülkeler hepsi dönüşümlü olarak BM’de daimi aza olma hüviyetine kavuşacaklar. Dolayısıyla bugün Zimbabve icabında geçici aza değil yarın kalıcı aza olacak. Türkiye geçici değil kalıcı aza olacak. Er ya da geç dönüşümlü olarak hepimiz orada kalıcı aza olma hakkını elde edeceğiz. Yarının güçlü Türkiyesi inşallah bunu başaracak. Buna Afrikalı ülkelerin de inanması lüzumlu. hemen bu 5 daimi üye ülke içinde bir tane Müslüman ülke var mı? Değil. Müslümanların orada daimi aza olma hakkı yok mu. Biz inancımızın da mücadelesini vermemiz gerekli. Afrikalı niçin orada yerini almasın. Bunları başarmamız lazım. İşte bu gençlik. Siz niye okuyorsunuz. Yarın buralardaki haklarınızı almak için okuyorsunuz. Bunu başarmanız lüzumlu. Tayyip Erdoğan’ın da, sizin de göreviniz bu. Bunu başarmanız gerekli. Onun için azmedeceğiz, istikrarlı olacağız, inanacağız ve bu işi başaracağız” dedi.
Afrikalı gençlerle randevulaşma programına Başakşehir ve Fenerbahçe’nin eski futbolcusu Pierre Webo ve Fenerbahçe ve Ulusal Takım’ın Afrika kökenli oyuncusu Nazım Sangare de katıldı. Katılımcılara Türkiye deneyimlerini anlatan Webo, Paris Saint Germen maçında maruz kaldığı ırkçılık sonrası Türkiye’nin desteği için teşekkür etti. Webo, ülkesi Kamerun ve bütün Afrika’da Türkiye’nin elçisi olmak istediğini sözlerine ekledi.
“SURİYELİ MİSAFİRLERİMİZİ KATIYEN KOVAMAYIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin sorusu üstüne Türkiye’nin ırkçılık konusunda belirlenmiş bir duruşu olduğunu belirterek, “Dinimizde ırkçılık yasaklanmıştır. Maalesef bizde muhalefet partisinin özellikle de son dönemlerde Suriyelilere aleyhinde bir tavrı var. İşte ‘İktidar olduğumuzda Suriyelileri kendi memleketlerine göndereceğiz’ falan diyor. Bizim öyle bir derdimiz değil. Biz şimdi yaklaşık 4 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapıyoruz. Irak’tan gelenlerle beraber bu 5 milyon. Hepsine konut sahipliği yapıyoruz. Çünkü tümü bizim misafirimiz. Bunlar kendi yurtlarından zevkle ayrılmadılar. Yaşama imkanı bulamadıkları için ülkelerinden ayrıldılar. Bunlara natürel kapılarımızı açtık ve ev sahipliği yapıyoruz. Bundan sonra da Erdoğan bu ülkede cumhurbaşkanı olduğu sürece, AK Parti bu ülkede iş başında olduğu sürece biz katiyen bu misafirlerimizi bu ülkede kovmayız, kovamayız. Irkçılık bizim dinimizde men edilmiştir. ‘Ne Arap’ın beyaza, ne beyazın Arap’a bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece Allah’a olan yakınlaşmadadır.’ Ölçü bu. Biz Müslümanlar olarak böyle bir ayrımı yapmayız. Ölümsüz alemde bunun hesabını veremeyiz” dedi.
Vitor Pereira ile yollarını ayıran Fenerbahçe’nin teknik direktörü sizce kim olmalı? #VitorPereira | #Fenerbahçe
— Haberler (@Haberler) December 20, 2021
Sizce, Dolar 20 ? olur mu? #Dolar | #Dolar20tl
— Haberler (@Haberler) December 20, 2021
İhlas Haber Ajansı – Ekonomi Haberleri
.